Haksız bir çıkar sağlama amacı ile oluşan dolandırıcılık suçu, nitelikli veya basit şekilde işlenebilen bir suçtur. Fail bu suçu işlerken hileli davranışlar eşliğinde bir kimseyi aldatma gayesi güder.
Fail mağdurun ya da başkasının zararına hareket ederken kendine veya bir başkasına yarar sağlamak ister. Bu suçun takibi şikâyete bağlı değildir. Savcılık makamı suç işlendiğinde davaya dahil olur. Kamu adına hareket edecek olan Cumhuriyet Savcısı kendiliğinden harekete geçer.
Basit dolandırıcılık suçunun işlendiğini haber alan savcılık makamı resen soruşturma başlattığında kamu davası açılır. Açılan davaya savcılık makamı da iddia makamı olarak dahil olur. Kamu davalarında şikâyetten vaz geçilmesi davanın düşmesine sebep olmayacağında yargılama devam eder.
Savcılığın harekete geçmesi suç işlendiğini öğrenir öğrenmez soruşturma başlatması ile olur. Savcılık soruşturma neticesinde yeterli suç şüphesi oluşturacak delil elde ettiğinde iddianame hazırlayarak kamu davası açar.
Bu suça ilişkin bir şikâyet süresi bulunmamaktadır. Suç en basit hali ile işlendiğinde dava zamanaşımı süresi 8 yıl olarak belirlenmiştir. Basit dolandırıcılık suçunda Türk Ceza Kanunu 157. Madde uyarınca uzlaşma prosedürlerinin uygulanması zorunludur. TCK m. 157 şu şekildedir:
Dolandırıcılık
Madde 157- (1) Hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya başkasının zararına olarak, kendisine veya başkasına bir yarar sağlayan kişiye bir yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası verilir.
Dolandırıcılık Suçu Şartları
Basit dolandırıcılık suçu serbest hareketli suçlar kategorisinde yer almaktadır. Çeşitli hareketlerle bu suç işlenebilmektedir. Bununla birlikte kişi aldatma amacı güttüğünde, hileli hareketler sergilediğinde ve zarar ortaya çıkarsa basit dolandırıcılık suçu işlenmiş olur.
Fail hileli bir davranış sergilemek sureti ile faili aldatmalıdır. Somut olay doğrultusunda mağdurun içinde yer aldığı duruma bakılarak hangi hareket aldatmaya daha elverişlidir tespit edilir.
Dolandırıcılık suçunda hile, nitelikli bir yalan söylemek sureti ile mağduru aldatma gücünde olmalıdır. Mağdurun failin hilesi nedeni ile muhakeme gücü ortadan kalkmalıdır. Suçun faili nitelikli bir yalan söyleyerek mağdurun yargılama gücünü ortadan kaldırdığında mağdur hileli hareketlere bağlı olarak aldatılmış olur.
Bu aldatılmanın ortaya çıkaracağı sonuç zarar olurken fail kendisi ya da başkası lehine fayda elde etmeyi bile isteye hileli hareketler sergileyerek gerçekleştirir. Dolandırıcılık suçu işlendiğinde ortaya ekonomik bir zarar çıkar. Ayrıca mağdurun zararı ile failin eylemi arasında bir illiyet bağının varlığı basit dolandırıcılık suçunda oluşan durumlardan biridir.
Basit Dolandırıcılık Suçu Unsurları
Türk Ceza Kanunu 157. Madde uyarınca basit dolandırıcılık suçu düzenlenir. Bu suçta fail hileli davranışlar sergilemek sureti ile mağduru aldatırken kendine haksız yarar sağlar. Ayrıca mağdur açısından da zarar ortaya çıkar.
Basit dolandırıcılık suçunu işleyen fail hileli davranışlarını ustaca sergiler. Bu suçta fail yeteneklerini basit düzeyde kullanırken hileli hareketlerin karmaşıklaşmasına yol açan araçlar bu suçta görülmez. TCK 158’de nitelikli dolandırıcılık suçuna yönelik düzenlemeler görülürken bu kanun maddesi nitelikli dolandırıcılıkla ilgili açık düzenlemeler getirmektedir.
Basit Dolandırıcılık Suçu ve Cezası
TCK 157 basit dolandırıcılık suçu ve cezasına yönelik düzenlemelerin yapıldığı kanun maddesidir. Fail basit dolandırıcılık suçu işlediğinde 1-5 yıl aralığında hapis cezası alır. Ayrıca 5000 güne kadar adli para cezası da uygulanır.
Faile her iki ceza aynı anda verilirken ortaya çıkan zarara bağlı olarak uygulanacak para cezasının miktarında değişiklik olabilir. Basit dolandırıcılık suçu 3 veya daha fazla kişi tarafından işlendiğinde verilen cezada yarı oranda artışa gidilir.
Suç işleme maksadı ile kurulan bir örgütle birlikte hareket edildiğinde ise verilecek ceza miktarı bir kat artırılmaktadır. Basit dolandırıcılık suçu 3 veya daha fazla kişiyle işlenmiş ise 1,5 yıldan 7,5 yıla kadar hapis cezası ve 7500 güne kadar da adli para cezası uygulanır.
Suç işlemek için kurulan bir örgüt faaliyeti kapsamında basit dolandırıcılık suçu işlenirse 2-10 yıl aralığında hapis cezası verilebilir. 10.000 güne kadar da adli para cezası öngörülür.
Basit Dolandırıcılık Suçu Etkin Pişmanlık
Dava açılmadan önce etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanılması durumunda faile verilecek cezada 2/3 oranında indirime gidilebilir. Failin bu indirimi alabilmesi için zararı da gidermiş olması gerekir.
Dava açıldıktan sonra hüküm verilmeden önce fail zararı giderdiğinde ceza yarı oranda indirilmektedir. Fail suç sebebi ile yol açtığı maddi zararı aynen bedelini ödeyerek veya aynen geri vererek telafi etmelidir. Etkin pişmanlık hükümlerinden suça azmettiren ya da yardım eden de yararlanabilmektedir.
Basit Dolandırıcılık Suçu ve Resmi veya Özel Evrakta Sahtecilik Suçu
Özel evrakta sahtecilik suçu basit dolandırıcılık suçunun yanı sıra nitelikli dolandırıcılık suçuyla da birlikte işlenebilme özelliğine sahiptir. Resmi evrakta sahtecilik suçu ise sadece nitelikli dolandırıcılık suçuyla işlenebilme özelliğine sahiptir. Bu suçlar dolandırıcılık suçu ile işlendiğinde fail tek bir fiil işlemiş olsa da her suç için ayır ayrı ceza alır.
Basit Dolandırıcılık Suçu Ceza Ertelenmesi, Adli Para Cezası, HAGB
Basit dolandırıcılık suçu belirli koşulların varlığı durumunda para cezasına çevrilebilen bir suçtur. Adli para cezaları tek başına uygulanabileceği gibi hapis cezasına ek olarak da verilebilir. Basit dolandırıcılık suçu sebebi ile hapis cezası alan failin şartlar oluştuğu takdirde cezası adli para cezasına çevrilebilmektedir.
HAGB kararı hükmün açıklanmasının geri bırakılmasıdır. Mahkeme böyle bir karar verdiği takdirde sanık hakkında hükmolunan ceza belirli bir denetim süresine tabi olmak şartıyla sonuç doğurmaz.
Sanık denetim süresi içerisindeyken cezasını çeker fakat belirli yükümlülükleri yerine getirmesi kendisinden beklenir. HAGB kararı verildiğinde sanık denetim süresi içerisinde cezasını çeker ve bu karar doğrultusunda da dava düşer. Bu karar basit dolandırıcılık suçunda ya da nitelikli dolandırıcılık suçunda uygulanabilen bir karardır.
Ceza ertelemesi kurumu da sanık için uygulanabilen kararlardan biridir. Bu karar verildiği takdirde sanık hakkında hükmedilen hapis cezasından şartlı olarak vazgeçilmiş demektir. Sanık kendisi için tayin edilen denetim süresi içerisindeyken sosyal hayatın içinde iyi halli olarak cezasını çeker. Bireyselleştirme kurumu olarak ceza ertelemesi kurumu sanığa ikinci bir şans verilmesini sağlar.
Nitelikli Dolandırıcılık Suçu TCK 158
Nitelikli dolandırıcılık suçu TCK 158 uyarınca düzenlenmiş bir suçtur. Bu suç işlenirken fail hileli davranışlar sergilerken aynı zamanda mağdurun güvenini kazanır. Bunu yaparken de birtakım araçlardan istifade eder. Nitelikli dolandırıcılık suçu çeşitli biçimlerde işlenebilen bir suçtur.
Dinin istismarı, kişinin zor durumunun kullanılması, kamu kurum ve kuruluşlarının araç yapılması, basın-yayın kuruluşları tarafından sağlanacak olan kolaylıklardan istifade edilmesi, bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması, banka ya da kredi kurumlarından faydalanılması ya da ticari faaliyetler yürütülürken bu suçun işlenmesi dolandırıcılık suçunu nitelikli hale getirmektedir.
Nitelikli Dolandırıcılık TCK Madde 158
TCK madde 158 kapsamında nitelikli dolandırıcılık ile ilgili düzenlemeler yapıldığı görülmektedir. Bu kapsamda dolandırıcılık suçunu nitelikli hale getiren koşullar aşağıdaki gibi sıralanabilir:
- Dolandırıcılık suçu dini inanç ve duygular istismar edilerek işlendiğinde,
- Dolandırıcılık suçu işlenirken kişinin içinde bulunacağı zor koşullar veya tehlikeli bir durum istismar edildiğinde,
- Kişinin algılama yeteneği zayıfsa ve bundan yararlanılması durumunda,
- Araç olarak kamu kurum ve kuruluşları, vakıf, dernek, tüzel kişiler, siyasi partiler kullanıldığında,
- Kamu kurum ve kuruluşları zarara uğratıldığında,
- Bilişim sistemleri kullanıldığında,
- Banka ya da kredi kurumları aracı olarak kullanıldığında,
- Basın yayın araçları tarafından sağlanacak kolaylıklar kullanıldığında,
- Ticari faaliyetler sırasında tacir sıfatını ya da şirket yöneticisi sıfatını taşıyan kişilerce yapıldığında,
- Kooperatif faaliyetleri sırasında kooperatif yöneticileri tarafından yapıldığında,
- Serbest meslek sahiplerinin güveni kötüye kullanması halinde,
- Sigorta bedeli alınmak sureti ile,
- Kredi kurumlarının ya da bankanın tahsis etmediği kredileri açtırmak sureti ile,
- Kamu görevlileri ile ilişkisi olduğundan hareketle menfaat temin edildiğinde.
Dolandırıcılık Suçu Soruşturma Usulü
Dolandırıcılık suçu şikâyete tabi bir suç değildir. Bu suç işlendiğinde kural olarak savcılık olayı haber alır almaz soruşturma başlatır. Basit dolandırıcılık suçu için ya da nitelikli dolandırıcılık suçu söz konusu ise Cumhuriyet savcısı resen görevini yapar.
Türk Ceza Kanunu 157 ve 158 dolandırıcılık suçunun basit ve nitelikli hallerinde ne tür cezalar uygulandığını açıklar. Bu suçun işlenmesi kamunun da zarara uğramasına yol açacağından soruşturmayı Cumhuriyet savcısı kendiliğinden başlatabilir. Savcılık makamı yeterli suç şüphesi bulduğunda ise iddianame hazırlayarak kamu davası açar. Ceza davalarının bir diğer özelliği de kamu davası niteliğine haiz olmasıdır.
Basit dolandırıcılık suçu ceza mahkemesinde görülürken suç nitelikli olarak işlenmiş ise ağır ceza mahkemesi bu davaya bakar. Savcılık makamı dava sonuna kadar davaya müdahil olurken iddia makamı sıfatını taşır. Bu suçlarda şikâyetten vaz geçilse dahi kamu davası düşmez. Dava sonuçlanana kadar sürer.
Dolandırıcılık Suçu Korunan Hukuki Değer ve Suçun Unsurları
Dolandırıcılık suçu malvarlığı değerlerine karşı işlenir. Bu sebeple de suçta korunan hukuki değer malvarlığı değerleridir. Bunun yanı sıra bireyin irade özgürlüğü de kanun tarafından korunmaktadır. Suçun konusu ekonomik değere sahip her türlü taşınır ya da taşınmaz mal olabilir.
Dolandırıcılık suçunda maddi ve manevi unsurların varlığından söz edilmesi gerekir. Maddi unsur; fail, mağdur ve suçun konusudur. Bu suç herkese karşı işlenebileceğinden fail, herkes olabilir.
Malvarlığı değeri zarar gören gerçek kişiler suçun mağduru olabilir. Hileli hareket ile aldatılan kişi ile malvarlığı değeri zarar gören kişi aynı kişi olmak zorunda değildir. Bazı durumlarda aldatılan ile zarar gören farklı kişiler olabilir.
Suçun konusunu ise failin kendisi ya da bir başkası için elde edeceği ekonomik yarar oluşturmaktadır. Fail, kendisi ya da bir başkası için menfaat elde edeceği zaman herhangi bir malvarlığı değeri üzerinden bunu gerçekleştirebilir. Yarar elde edilecek malvarlığı değeri taşınır ya da taşınmaz malları ilgilendirebileceği gibi alacak hakkı dahi olabilmektedir.
Genel kastla işlenebilen bu suçta özel kast aranmaz. Suçun manevi unsuru genel kastla işlenebilmesidir. Fail mağduru zarara uğratırken bu suç nedeni ile kendisi veya bir başkası için menfaat temin etmiş olmalıdır.
Dolandırıcılık Suçu Özel Görünüş Şekilleri
Dolandırıcılık suçunda özel görünüş şekilleri arasında suça teşebbüs yer alır. Fail, hileli davranışlar sergileyerek mağduru aldatma yoluna gittiğinde kendisi ya da bir başkası için menfaat temin etmeye teşebbüs etmiş olur. Failin çıkar sağlanmadan önce yakalanması durumunda suça teşebbüs gerçekleşmiş demektir.
Suça iştirak her şekilde mümkün olurken iştirak edenin de hileli davranışlar sebebi ile mağdurun zarara uğratılacağı yönünde bir iradeye sahip olması gerekir. Koşulların oluştuğu hallerde bu suç zincirleme suç oluşumuna müsaittir. Aynı mağdura karşı birden fazla dolandırıcılık fiili işlendiğinde zincirleme suçtan söz edilebilir.
Nitelikli Dolandırıcılık Suçu ve Cezası
Nitelikli dolandırıcılık suçu basit dolandırıcılık suçundan farklı olarak çeşitli araçların suça vesile edilmesi ile oluşan bir suçtur. Bu suç işlendiğinde şikâyet olmasına bakılmaksızın savcılık makamı resen harekete geçeceğinden kamu davası açılarak yargılama yapılır.
Dolandırıcılık suçu işlediğinde mağdurun yanı sıra kamunun da zarara uğratılması nedeni ile bu tür davalar ceza davası kapsamında ele alınır. Devlet kamuyu korumakla mükelleftir. Kamunun zarar görmesi devletin istemeyeceği bir durumdur. Kamuda oluşan zarar toplumun düzeninde kargaşaya yol açacağından devlet kurumları aracılığı ile bu düzenin korunmasını hedefler. Ceza davaları da bu sebeple kamu davaları olarak görülür.
Nitelikli dolandırıcılık suçu sebebi ile kamuda ortaya çıkan zararın telafisi için savcılık makamı iddia makamı sıfatı ile kamu adına devleti temsilen davaya taraf olur. Şikâyete tabi olmayan suçlarda şikâyetten vaz geçilmiş olsa dahi dava düşmez. Savcılık makamı kamu davasını sonuna kadar takip eder.
Nitelikli dolandırıcılık suçu için çeşitli cezalar öngörülür. 24.11.2016 tarihi öncesinde işlenmiş olan nitelikli dolandırıcılık suçlarında 2-7 yıl aralığında ceza verilir. Bu suça yönelik düzenlenen cezalar 6763 sayılı kanun uyarınca artırılmıştır. Fail bu suç sebebi ile 3-10 yıl aralığında hapis cezası alabileceği gibi 5000 güne kadar da adli para cezası verilebilir.
Bazı nitelikli dolandırıcılık suçlarında ceza sınırı 4 yıldan az olamamaktadır. Adli para cezasının miktarı da suçtan oluşan menfaatin iki katından az tutulamamaktadır. Bu haller aşağıdaki gibidir:
- Kamu kurumlarının ve kuruluşlarının zarara uğratılması sırasında,
- Bilişim sistemleri, banka veya kredi kurumu araç olarak kullanıldığında,
- Sigorta bedeli alınmak sureti ile,
- Kişinin kendisini kamu görevlisi olarak tanıtması durumunda,
- Kişinin banka veya sigorta çalışanı olarak kendisini tanıtması sureti ile,
- Kişinin kamu görevlileri ile ilişkisinden bahisle suç işlendiğinde yukarıdaki ceza sınırı dikkate alınır.
Nitelikli dolandırıcılık suçu Ağır Ceza Mahkemeleri’nin görev alanına girdiğinden bu suça istinaden ağır cezaların uygulandığı görülmektedir. Nitelikli dolandırıcılık suçunda da basit dolandırıcılık suçunda olduğu gibi cezayı artıran haller bulunur. Bunlar aşağıdaki gibi sıralanır:
- Suçun 3 veya daha fazla kişi ile işlenmesi,
- Suç işlemek üzere tesis edilen bir örgüt faaliyeti kapsamında suçun işlenmesi.
Basit Dolandırıcılık Suçu Dava Dilekçesi
Basit dolandırıcılık sebebiyle gerek şikayet dilekçesinin hazırlanması gerekse cezai sürecin takibi için başarılı bir ceza avukatından yardım talep etmek, sürecin olumlu yönde seyri adına en faydalı yaklaşım olacaktır.
Basit Dolandırıcılık Suçu Yargıtay Kararları
Yargıtay 15. Ceza Dairesinin dolandırıcılık suçuna ilişkin vermiş olduğu 18.04.2019 tarihli kararı şu şekildedir:
Dolandırıcılık ve basit tehdit suçlarından sanıkların beraatlerine ilişkin hükümler, katılanlar tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Katılanların 12/02/2015 havale tarihli temyiz dilekçelerinde, sanıklar hakkında mahkemece verilen beraat karalarını temyiz ettiklerini belirttikleri, mahkeme tarafından sanıklar hakkında dolandırıcılık ve basit tehdit suçlarından beraat hükümleri verildiği, katılanların temyiz talebinin her iki suç ile de ilgili olduğu; ancak tebliğnamede sadece dolandırıcılık suçundan verilen beraat hükümlerine yönelik görüşe yer verildiği ve basit tehdit suçlarından verilen hükme yönelik bir görüşe yer verilmediği anlaşıldığından, basit tehdit suçundan ek tebliğname düzenlenerek gönderilmesi için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na TEVDİİNE, 18/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Yargıtay 15. Ceza Dairesinin dolandırıcılık suçuna ilişkin vermiş olduğu 27.10.2020 tarihli kararı şu şekildedir:
Sanığın basit dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın üzerine atılı 5237 sayılı TCK’nın 157. maddesinde düzenlenen basit dolandırıcılık suçunun uzlaştırma kapsamında olması nedeniyle dosyanın uzlaşma bürosuna gönderildiği ancak ancak usulüne uygun uzlaşma teklifine rağmen tarafların uzlaşamadıkları belirlenerek yapılan incelemede;
Sanığın, soruşturma aşamasında hakkında tefrik kararı verilen…. isimli kişiyle katılan … ….’yı evlendirmek amacıyla tanıştırdığı, sanığın aracılık etmesi nedeniyle katılanın sanığa 3.000 TL para verdiği, yine katılanın ….isimli şahsın kendisi ile evlenmesi için bu şahsa 10.000 TL değerinde ziynet eşyası aldığı, kuyumcudan ziynet eşyaları alındıktan sonra… isimli şahsın bunları sahteleriyle değiştirdiği, gerçek ziynet eşyalarını alarak ortadan kaybolduğu, bu olaydan sonra sanık …’a da ulaşılamadığı, sanığın iştirak halinde katılanı dolandırdığı iddia edilen olayda; sanık her ne kadar savunmalarında suçlamayı kabul etmemişse de, katılan ve tanıkların beyanları, uzlaştırma raporu ve tüm dosya kapsamı gözetilerek; sanığın üzerine atılı basit dolandırıcılık suçunu işlediği sabit olmakla hileli davranışlarla aldatarak katılanın zararına kendi yararına haksız menfaat sağladığı anlaşılan sanığın mahkumiyetine yönelik mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın temyiz itirazlarının reddiyle; hükmün ONANMASINA, 27/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sıkça Sorulan Sorular
Basit Dolandırıcılık Suçu Nedir?
Serbest hareketli suçlar arasında olan basit dolandırıcılık suçunda fail hileli hareketler sergilerken aldatma amacı güder. Suça istinaden bir zarar ortaya çıkar.
Basit Dolandırıcılık Suçu Şikâyete Tabi mi?
Basit dolandırıcılık suçunda savcılık olayı haber alır almaz soruşturma başlatır. Yeterli suç şüphesi varsa kamu davası açar. Basit dolandırıcılık suçu savcılığın resen soruşturma başlattığı suçlar arasında olduğundan şikâyete tabi değildir.
Basit Dolandırıcılık Suçunda HAGB Kararı Verilebilir mi?
Basit dolandırıcılık suçu işlendiğinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması olan hukuki uygulama yani HAGB kararı uygulanabilmektedir.